‘The Walk’ projesi Gaziantep’ten başlayıp Bozkır'dan da geçecek.


Amal adlı dokuz yaşında Suriyeli bir mülteci çocuğu simgeleyen 3,5 metre boyundaki kuklanın, Türkiye-Suriye sınırından Britanya'ya dört ay sürecek yolculuğunu anlatan 'The Walk – Yürüyüş' projesi, 27 Temmuz'da Gaziantep'ten başlıyor.

Amal, 'annesini bulmak üzere' 27 Temmuz ile 3 Kasım tarihleri arasında Gaziantep'ten Manchester'a kadar sekiz ülke sınırını geçerek toplamda 8 bin km yol kat edecek. Ziyaret edeceği yerlerde 250'nin üzerinde uluslararası partner, sanatçı ve sivil toplum kuruluşu tarafından düzenlenecek kültür-sanat etkinlikleriyle karşılanacak.

Amal, 8 Ağustos'a kadar iki hafta Türkiye'de olacak. Gaziantep'in ardından Adana, Tarsus, Mersin, Bozkır (Konya), Antalya, Pamukkale, Denizli, Selçuk, Urla ve İzmir'e uğrayacak; Çeşme'den Yunanistan'a geçecek.

Aralarında Gillian Anderson, Chiewetel Ejiofor, Anish Kapoor, Jude Law, Gary Lineker, Philippe Sands gibi dünyaca tanınan sanatçı, sporcu ve akademisyenlerin de yer aldığı pek çok ismin destek verdiği projenin Türkiye elçileri ise Bergüzar Korel ve Halit Ergenç.

Projenin Türkiye rotası geçen gün çevrimiçi gerçekleştirilen toplantıyla duyuruldu. Toplantıya projenin sanat direktörü Amir Nizar Zuabi, Türkiye yapımcıları İstanbul Kültür Sanat Vakfı adına genel müdür yardımcısı Yeşim Gürer Oymak ve kültür yöneticisi Recep Tuna, projenin Türkiye'deki ortaklarından Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği (SGDD-ASAM) Genel Koordinatörü İbrahim Vurgun Kavlak'ın yanısıra Korel ve Ergenç katıldı.

Neden Türkiye'den başlıyor?

Zuabi projenin Türkiye'den başlamasının nedenini, "Türkiye'nin mülteci krizinde üstlendiği büyük rol nedeniyle Küçük Amal'ın hikâyesinin burada başlamasını istedik" diye açıkladı.

Zuabi şöyle devam etti: "Küçük Amal'ın yürüyüşü, genel olarak korkunun yerini karşılamanın nasıl alacağı üzerine kurgulandı. Bin yılı aşkın süredir, her iki kıta arasında bir köprü görevi gören Türkiye'nin kültürel yapısında, insan hareketliliğinin de katkısıyla, köklü bir misafirperverlik geleneği mevcut. The Walk, farklı toplulukları bir araya getiren oldukça iddialı bir iş. Proje süresince, Türkiye'de gerçekleştirdiğimiz sanatsal işbirliğinin, hem insani hem de kültürel seviyelerde uzun dönemli bir dostluğa dönüşeceği ümidi ve inancını taşıyoruz."

Kavlak şunları söyledi: "Günde 44 bin 500 bin kişi, dakikada 30 kişi, her 2 saniyede 1 kişinin doğduğu büyüdüğü topraklardan ayrılmak zorunda olduğu bir durum içerisindeyiz. 2020 yılında Avrupa'ya ulaşmaya çalışırken bin 400'den fazla insan denizde hayatını kaybetti. Bu yıl ise 6 Temmuz itibariyle 898 ölüm daha kaydedildi. Amal bizim için, bir gün kendi yurdunda kendi sokağında oynarken ertesi günü bir başka ülkede oynamak zorunda kalan ama bunun nedenini bilmeyen çocukları temsil ediyor. Amal bizim için 'arkadaşlarımı özledim' diyen çocukları, Türkiye'de doğan 650 bin mülteci çocuğu  temsil ediyor…"

Korel, "Bizim için hem çok heyecan verici hem çok duygusal hem de çok sorumluluk yüklü bir yolculuk" dedi.

Ergenç şöyle konuştu: "Dünya üzerinde şu anda hareket halinde olan, kendi ülkesini, evini terk etmek zorunda kalıp bilmediği karanlık bir yola çıkmak zorunda kalmış 80 milyonun üzerinde insan var. Bu insanların yarısı çocuk ve genç… Bu çocukların gittikleri diğer ülkelerdeki diğer çocuklarla toplumla bir araya gelmesi, toplumların da onlara kucak açması çok önemli, o açıdan Amal'in yürüyüşü gerçekten çok anlamlı…"

DİKİN

Son Fotoğraflar

Tüm Fotoğraflar