“Göçün En Büyük Mağduru Çocuklar”


İç savaşın başladığı 2011 yılından itibaren 3 buçuk milyon Suriyeli, ülkemize göç etmek zorunda kaldı. Yaşanan göç ile beraber çocukların eğitim durumu sorunu baş gösterdi. KTO Karatay Üniversitesi Sosyal ve Beşerî Bilimler Fakültesi Sosyal Hizmet Bölümü bu kapsamda "Suriyeli Çocukların Eğitim Durumu Çalıştayı" düzenledi.

Ülkenin ve bölgenin ihtiyaçları doğrultusunda çalışmalar yapan KTO Karatay Üniversitesi'nde, ilgili bakanlık yetkililerinin, sivil toplum kuruluşlarının, üniversitelerin ve birçok kurumun katılımı ile "Suriyeli Çocukların Eğitim Durumu Çalıştayı" düzenlendi.

Çalıştayda konuşan KTO Karatay Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Çağatay Ünüsan, dünyada meydana gelen olumsuzluklardan, savaşlardan en fazla zararı çocukların gördüğünü belirtti. Çalıştayın önemli bir misyonu yerine getirdiğini aktaran Ünüsan, çalışmanın sorunlara çözüm üretmesi temennisinde bulundu.

Sosyal ve Beşerî Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüsamettin Erdem ise, "Savaş sebebi ile birçok insan ülkemize göç etmek zorunda kaldı ve bununla beraber farklı sorunlar ortaya çıktı. Üniversiteler toplumun sorunlarına çözüm odaklı çalışmalar yapmak zorundadır. KTO Karatay Üniversitesi olarak bizler de üzerimize düşeni yapmaya çalışıyoruz." şeklinde konuştu.

Kâmil Alptekin: "2. Dünya Savaşı'ndan Sonraki En Büyük Göç Hareketi"

Savaşın başladığı 2011 yılından bu yana 3 buçuk milyon Suriyelinin ülkemize göç ettiğini aktaran ve çalıştaya yönelik bilgiler veren Sosyal Hizmet Bölüm Başkanı Prof. Dr. Kâmil Alptekin, "Üniversite olarak son üç yıldır bu konuya ilişkin çalışmalar yapıyoruz. Savaşın başlamasıyla 6 milyon Suriyeli yer değiştirmek zorunda kaldı. Bu göç hareketi 2. Dünya Savaşı'ndan sonraki en büyük göç hareketi olmuştur. Bu göçlerin 1 buçuk milyonunu çocuklar oluşturmaktadır, bir anlamda çocuk göçü olarak da anılmaktadır. Konya'da ise 102 bin Suriyeli bulunmaktadır. Bunların yüzde 30'u okur yazar değildir. Ülkemizin sürdürülebilir bir göç politikasına ihtiyacı vardır. Karşılıklı uyum içerisinde çalışmalar gerçekleştirilmelidir. Biz bu noktada çocukların dil eğitimini önemsiyoruz. Çünkü kavrama düzeyleri üst seviyede olduğu için anne babalarına göre toplumsal iletişimi çocuklar kurmaktadır. Göçün en büyük mağdurunun çocuklar olduğunu görüyor ve çalışmalarımızı çocuklara odaklanarak gerçekleştirmek istiyoruz." dedi.

Suriyeli Çocukların Eğitim Durumu Çalıştayı'nda 'okullaşma', 'eğitimin yönetimi' ve 'okula uyum' olmak üzere üç ana konunun irdeleneceğini anlatan Alptekin, "Eğitim konusu, barınma, beslenme, sağlık gibi ana sorunlarla birlikte bütüncül bir şekilde tartışmaya açılacak." şeklinde konuştu.

Duruma ilişkin birçok konunun ilk kez masaya yatırılacağı bu çalıştayda; Suriyeli çocuklara yönelik yürütülmekte olan eğitim-öğretim sürecinin mevcut durumunu çok boyutlu bir şekilde değerlendirmek ve öne çıkan sorunların çözümlerine yönelik öneriler geliştirmek amaçlanıyor.

 

Son Fotoğraflar

Tüm Fotoğraflar